14 Mart 2012 Çarşamba

Hugo


Yıl: 2011
Yönetmen: Martin Scorsese
Oyuncular: Asa Butterfield, Chloe Grace Moretz, Ben Kingsley, Christopher Lee, Jude Law, Ray Winstone, Sacha Baron Cohen


Yılların usta yönetmeni Martin Scorsese (benim de favori yönetmenimdir, yeri gelmişken söylemek istedim) İtalyan köklerine her zaman bağlı olmuş ve bunu gangster filmlerinde göstermiş, bir yandan da sıkı bir arşivci olup 7. sanatın tarihine dair ne varsa edinmiş ve Elia Kazan belgeseli gibi dökümanlarla da bu ilgisini zamanında göstermiştir.


Fakat hiç aile filmi yapmamış olan Scorsese, yaş 70'e vardığında aklına gelmiş olacak ki, bu sefer tüm alışkanlıklarını bir kenara bırakarak, Paris'te geçen bir kitap uyarlaması işine soyunmuş.


Hugo Cabret isimli görsel ağırlıklı bir çocuk kitabından uyarlanan filmin oyuncu kadrosu oldukça zengin tutulmuş. Mesela çok kısa süreli de olsa Jude Law'ı da filmde görebilmekteyiz. Hugo, babasını kaybettikten sonra Paris'teki tren garının saat bakımını ve ayarlarını gizliden gizliye yaparken, bir yandan da babasından miras kalan otonomu tamir etmekte ısrarlıdır. Kader bu ya, otonomu tamir için gereksinim duyduğu parçaları bir oyuncak dükkanından araklamaktadır ve bir gün yakayı ele verir. Fakat dükkan sahibi George baba, aslında tüm bu sır perdesinin arkasındaki isimdir ve bunu çözmek için Hugo, George babanın üvey kızı Isabelle  ile birlikte ilginç bir maceraya yelken açacaktır...


Kitapçı rolünde emekli Saruman Christopher Lee'yi, gar bekçisi rolünde de Sasha Baron Cohen'i izlediğimiz film 3D olarak sinemalara geldi ve bu türde Avatar'dan sonra gördüğüm en kaliteli 3D yapım diyebilirim. 1930'ların Paris'ini gözümüze gözümüze sokuyor yönetmen, adeta o döneme götürüyor. Filmin çoğunluğunun geçtiği Gar'da en ince ayrıntılara kadar dikkat edilmiş. Filmin en dikkat çeken kısmı bu yönü diyebilirim. Bir diğeri ise sinemanın ilk dönemine bizi götürmesi ve bu konuda bilgilendirmesi. Aslında internetteki eleştirilere baktığımda, filmin bu kısmı izleyicilerin canını sıkmış ve dikkatlerini dağılmasına neden olmuş. Halbuki o Ay'a seyahat filmi de, George Melies de gerçek. George Melies sinema tarihindeki ilk fantastik filmi çekmiş isim diyebilirim. Bence böyle bir macera filminden beklenmeyecek derecede güzel bir senaryoya sahip. Kim ne derse desin...








Filmin IMDB puanı: 7.9
Benim puanım: 8.5
Toplam Hasılat: 106 milyon $


Kazandığı önemli ödül ve adaylıklar:



 - AFI: Yılın en iyi filmi


- Oscar: En iyi sanat yönetimi, En iyi sinematografi, En iyi ses montajı, En iyi görsel efekt


- Oscar(Adaylık): En iyi yönetmen, En iyi kostüm, En iyi film, En iyi kurgu, En iyi uyarlama senaryo, En iyi müzik


Toplamda 38 ödül & 73 adaylık


Filmle ilgili ilginç anektodlar:  


- Son 12 yıldır Martin Scorsese tüm filmlerinde Leonardo Di Caprio'yu oynatıyordu. Bu filmde kendisi yok.


- İlk ve tek 18 yaş altı izni alınabilmiş Scorsese filmi.


- James Cameron'a göre izlediği en iyi 3D filmi. Kendi filmleri de dahil.


- Bu seneki Oscar'larda yarıştığı The Artist filmi ile beraber sessiz sinema dönemine değinen iki yapım. Diğer taraftan bu seneki Oscar'larda bu film başta olmak üzere bir çok film Fransız kültürüyle alakalı.(The Artist, Pussy in boots, Midnight in Paris...)


- Martin Scorsese'ye filmde George Melies ve eşinin resmini çeken fotoğrafçı olarak görebilirsiniz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder